
Geçtiğimiz hafta 11. İstanbul Bach Günleri kapsamında düzenlenen ünlü klavsenci Benjamin Alard konserini izlemek için davetli olarak St. Antuan Kilisesi‘ndeydik. Bach’ın İtalyan Konçerto’sunu, Dört Düet‘ini ve Fransız Uvertürü’nü çalan genç klavsenci, dinleyicilerini mükemmel bir performans ile selamladı. Hans Fagius‘un Bach edisyonundaki, Organ Works albümünden dinleyip sevdiğimiz ‘4 Duets, BWV 802-805’ eseri ile programının zirvesini gören Benjamin Alard 1985 doğumlu genç bir sanatçı ve piano çalışmalarına 7 yaşındayken başlamış. Eğitiminin ilk yıllarında Louis Thiry ve François Ménissier‘dan organ, Elisabeth Joyé‘den ise klavsen dersleri alan Alard, ilk gençlik döneminde ise ünlü müzisyenler Jean-Claude Zehnder ve Andrea Marcon ile çalışmış.
İlk ödülünü 2004’te Bruges Uluslararası Klavsen Yarışması‘nda alan Alard, bu seriyi Déclic 2005/2006 ile sürdürmüş. Fransa’nın klasik müzik programlarını destekleyen Société Générale Bankası, Fransız Kültürü Derneği, Fransa Devlet Radyosu gibi kurumların programlarına çıkan genç müzisyen, 2007’de Freiberg, Almanya‘da düzenlenen Gottfried Silbermann Organ yarışmasının da birincisi olmuş. Hem klavsen hem de organ resitalleri veren Alard, başarılı Bach performansları ile ünlü. Daha önce de Bach performansı için İstanbul’a gelen genç sanatçı Le Printemps des Arts in Nantes, La Folle Journée, Festival of Saints, Schaffhausen Bach Festivali, Lausanne Basch Festivali gibi organizasyonlarda da klasik müziğin devlerinden Bach’ın çeşitli eserleri çalmış. Aynı zamanda bir üyesiyle (Marie Kuijken) yine İstanbul Bach Günleri‘ne misafir olan Sigiswald Kuijken liderliğindeki La Petite Bande ile ve eski hocası Andrea Marcon yönetimindeki Venedik Barok Orkestrası‘yla da organik bağları var. Yani Bach dendiğinde, klavsende uçuşan notalarıyla ilk akla gelen müzisyenlerden biri Benjamin Alard.
Eğer konseri kaçıranlardansanız üzülmeyin; Benjamin Alard’ın kayıtlarından en güzel örnekler 2006 çıkışlı Andreas Bach Buch albümünde ve 2008 Ekim’inde yayınlanan Manuscrit Bauyn albümünde var. Bu albümdeki performanslardan Le Monde, Crescendo Magazine, Diapason, Classica Répertoire gibi yayınlarda övgüyle bahsedilmiş. O nedenle kendisi Edition Hortus‘un altın çocukları arasında yer alıyor. St. Antuan Kilisesi’nin büyüleyici atmosferinde 1739’u yaşayan Nümberg‘ten, 2014’ü deviren İstanbul‘a bir portal açtığı için Benjamin Alard’ı alkışlarımızla tebrik ettik. Festival kapsamındaki son etkinlik, 23 Ekim 2014 Perşembe akşamı müzik dünyasının dahisi Konstantin Lifschitz‘in performansı ile gerçekleşecek. Neve Şalom Sinagogu‘ndaki ikinci gösterisi ile Lifschitz’i, ‘Konstantiniye’de’ yalnız bırakmayacağız.
Biletler Biletix‘te
No Comments